22 Kasım 2016

Pirates of the Caribbean: On Stranger Tides (Karayip Korsanları: Gizemli Denizlerde)





Geldik serinin 4.filmine. Bu film ilk üçün yanında pek iyi bulmasam da iyiydi denilebilir. Bu arada üzülerek söylüyorum ki Will Turner ve Elizabeth Swann bu filmde yok. Eskilerden tabi ki de Kaptan Jack Sparrow ve Kaptan Barbossa, yine mürettebattan birkaç kişi diyebilirim bir de 3.filmden Kaptan Teague. Bu filmde ise yeni karakterler giriyor; Angelica Teach (Penelope Cruz), Karasakal ( Ian Mcshane), Philip Swift (Sam Claftin), Synera (Astrid Berges-Frisbey). Konuya geçecek olursak İngiltere Kralı, Gençlik Çeşmesi’nin bulunması için Jack ile anlaşma yapmaya çalışır, ancak Jack krala yardım etmek istemez. Bu sırada şehirde onun adıyla mürettebat toplayan sahte bir kaptan olduğunu öğrenir ve peşine düşer, gelin görün ki bu geçmişinden gelen Angelica’dır. Angelica’nın amacı da kralla aynıdır, sonsuz yaşam veren Gençlik Çeşmesi’ni bulmak. Ama Angelica eski aşkı olmaktan çıkmış ve bir sahtekar olmuştur, bu gelgitleri sırasında kendini bi anda Karasakal’ın gemisi Kraliçe Anne’de esir olarak bulur. Bunlar bi koldan Gençlik Pınarı’na giderken diğer koldan da kral ve krala esir düşen Gibbs (Jack’in mürettebatından bir korsan) ve Kaptan Barbossa da ellerindeki haritayla Gençlik Pınarı’na gitme planlarını yapar. Bu pınara giden zorlu yollarda ise zombiler, katiller ve deniz kızlarıyla karşılaşırlar. Gençlik Pınarı’nda gerekli olan göz yaşını deniz kızlarından almak için geldikleri yerde bu iki ayrı mürettebat karşılaşır ve burdan sonrası teferruat diyelim. Karakterlerde ise;






Angelica Teach: Jack ile sürekli olarak didişirler. Aslında geçmişlerinde birbirlerine çok aşık olmuşlar ama gelin görün ki bu güzel çift ayrılmış. Sonrası mı? Angelica da en az Jack
kadar kurnaz, sahtekar bir korsana dönüşmüş. İzleyip görelim.


















Karasakal: Bencil, kendi canını düşünen tipik bir korsan diyebiliriz. Kendi canı için nelerden vazgeçebilir insan diye düşündüğünde bu adam nelerden vazgeçmiyor ki diyeceksiniz. Tabi ki iyi anlamda değil. Ama son gülen iyi gülermiş diyelim :)












 Philip Swift: O aslında bir din adamı. Jack’in tarafında yer almaktadır. Yani bu adamın bunlarla ne işi var diyeceksiniz ama adamın  sonu da hayret uyandırıcı :)














Synera: Synera bir deniz kızı. Deniz kızlarıyla ilgili bir sürü efsane var. Bu korsanlar ise bi deniz kızının göz yaşına ihtiyaç duyuyor ancak deniz kızlarımız vermemek için direniyor. Synera ise içlerinden en özeli.










Filmi çok sevdiğim replikleriyle bitirmek istiyorum;


Jack: Hani yüksek bir yerde durursun da birden içinden aşağıya atlamak gelir ya,
İşte o bana olmaz. (Komik sahnelerden biri)


İngiliz kralı: Sen o’sun Jack Sparrow
Jack: Başında bir yerde “Kaptan” olacaktı. (Tipik jack :) )

1 yorum :

  1. The Casino Site - Lucky Club
    The Casino is one of the most reputable online casinos for your gambling needs. Our services are safe, secure and secure, and all you need is a 카지노사이트luckclub casino  Rating: 5 · ‎18 votes

    YanıtlaSil